Perakende Sektöründe Alarm Zilleri: “6 Ay Sonra Ürün Bulamayacağız!”

Abdullah Kiğılı: Devlet, Hazır Giyim ve Tekstili Gözden Çıkardı

Türkiye ekonomisinde son dönemde art arda yaşanan konkordatolar, iflaslar, üretimin yurtdışına taşınması ve talepteki durgunluk, perakende sektöründe ciddi bir endişe ortamı yarattı. Sektörün duayen isimlerinden Kiğılı Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kiğılı, yaptığı açıklamalarda sert uyarılarda bulundu:

“Bizi büyük bir felaket bekliyor. 6 ay sonra ürün bulamayacağız. Devlet, hazır giyim ve tekstili gözden çıkardı.”

“Üretim durma noktasına geldi, fabrikalar kapanıyor”

Kiğılı, 1960’lı yıllardan bugüne uzanan markasının hikayesini anlatırken, Türkiye’deki üretim krizine dikkat çekti.

“Anadolu’da fabrikalar kapanıyor, üretim Mısır’a kayıyor. Artık üretici bulmakta bile zorlanıyoruz. Bizi bekleyen en büyük tehlike bu. Üretim olmazsa malı nasıl yerine koyacağız? Bugün burada söylüyorum; büyük bir sıkıntı başlıyor.”

Deneyimli iş insanı, devletin tekstil ve hazır giyim sektörünü “stratejik öncelikler” arasında tutmamasını da eleştirdi.

“Hazır giyim sektörü Türkiye’nin ihracatında lokomotif bir güçtü. Ancak devlet artık bu sektöre eskisi kadar sahip çıkmıyor. Oysa milyonlarca insan bu alandan geçimini sağlıyor.”

“AVM’ler olmazsa büyüyemeyiz”

Kiğılı, alışveriş merkezlerinin perakende sektörünün büyümesinde oynadığı kilit role de değinerek, AVM’lere yönelik eleştirilere karşı çıktı:

“Bazı arkadaşlarım AVM’lere karşı greve gitti, mağazalarını kapattılar. Ben aksine kapanmaması için mücadele ettim. Bugün 70 vilayette 200’ün üzerinde Kiğılı mağazamız varsa bu, AVM’lerin katkısıyla oldu.”

Vahap Küçük: “Zor bir dönem ama odaklanmamız gereken maliyet yönetimi”

Sektörün bir diğer önemli temsilcisi LC Waikiki Yönetim Kurulu Başkanı Vahap Küçük ise, büyüme sürecinde karşılaşılan zorluklara dikkat çekti.

“Perakende sektörü AVM’lerle büyüdü. Bugün 59 ülkede 1300 mağazaya ulaştık. Türkiye’de edindiğimiz tecrübelerle yurtdışında büyüdük. AVM’ler olmasaydı bu başarıyı yakalayamazdık.”

Ancak Küçük, mevcut ekonomik ortamın sektörde ciddi sıkıntılar yarattığını da vurguladı:

“Zor bir dönemden geçiyoruz ama odaklanmamız gereken nokta bu zorlukları nasıl yöneteceğimiz. Enflasyonu veya faizi indirme gücümüz yok; ancak maliyetleri kontrol etme, verimliliği artırma ve işi daha iyi yönetme şansımız var.”

Sektörün Geleceği Tehlikede mi?

Uzmanlara göre, hazır giyim ve tekstil sektöründeki bu uyarılar, yalnızca perakendecileri değil, üretim zincirinin tamamını ilgilendiriyor. Türkiye’nin ihracat gelirlerinin önemli bir kısmını sağlayan bu sektörün üretim kapasitesini kaybetmesi, hem istihdam hem de dış ticaret dengesi açısından büyük bir risk oluşturabilir.

Kısacası, sektör temsilcileri “bizi bekleyen büyük bir felaket” konusunda hemfikir: Üretimin azalması, maliyetlerin yükselmesi ve politik ilgisizliğin sürmesi halinde Türkiye, tekstil alanında elindeki avantajı hızla kaybedebilir.